11 Mart 2009 Çarşamba

İSİMLER e ek

- emerken terlediğinde kafana koyduğum havluyla boksörlere benzediğinden "Muhammed Ali"
- parmağını emerken çıkardığın seslerin kendine has bir dil oluşturmasından "Tazmanya Canavarı"
- agularken uluyor gibi olmandan "Wolfie" ya da "Ulu Manitu"
- ayaklarını teperken saldırıya geçmeye hazırlanan boğaya benzemenden "El Torito"

5 Mart 2009 Perşembe


İSİMLER

Bebiş bebiş diiiip duruyorum ama ben kızıma daha neler neler diyorum.....mesela saçları dikildi mi tepeden ortaya o benim SON MOHİKAN ım oluveriyor....ya da maşallah öyle bir gıdısı ver ki ÖZAL GIDILIM diye sevmekten alamıyorum kendimi.....yatağındaki balıklarla muhabbeti öyle bir arttırdı ki balıkçı güzeli AZİZE halt etmiş yanında......hele hele o dudağını büzüp kafasını eğmiyor mu aşağı ISPANAK NAMIK gibi oluyor; bakıp bakıp gülüyoruz.....
böyle böyle isimler takıyorum kızıma; büyüdükçe bakalım neler dicez????

BÜYÜK KONUŞMA

BEBİŞ BANA BÜYÜK KONUŞMAMAYI ÖĞRETTİ....
NASIL MI? ONDAN ÖNCE SÖYLEDİKLERİME Bİ' BAKIN :

* 40 haftayı doldurmaz benim kızım; erken gelir.
* Çatır çatır normal doğururum n'olcek ki?
* Yatağına koyarım uyusun; alışacak.
* Kucak delisi yapmam ben kızımı.
* Öööle deliler gibi öpmicem mikrop kapmasın.

KİM BİLİR DAHA NELERİ YUTTURACAK BU KIZ BANA :)

HEPSİ BİR ARADA

uzuuunnn bir ara...ama geçerli sebebim var : kızçem geldi :)

BUNDAN SONRASI ÇOOK KARIŞIK BİR YAZI OLACAK; AKLIMA GELENEİ YAZACAĞIM UYARMADI DEMEYİN !


çook zorlu bir yolculuk oldu bebişiminki hem onu hem bebişiminki hem onu hem beni yordu ama sonunda herşeye değdi.....

BEBİŞ beni o kadar meşgul ediyor ki yazmaya fırsat bulamıyorum....şimdi anneannesi oyalarken onu bir-iki satır karalayayım dedim.

BEBİŞ im gözlerimin önünde büyüyor. Tulumları küçüülmeye başladı. Agucuklar atıyor etrafına; onunla konuşuldu mu gülüyor :) ..... gazı yoksa sabahları çok neşeli uyanıyor; yatağındaki balıklarla konuşuyor; sonra da onu yataktan almaya gidene gülümsüyor :).....iştahı da yerinde kızçemin beni sömürürcesine emiyor; kazara göğsümü kaçırırsa ağzından deli gibi emiyor.....

artık eldivenler de çıktı; eller fora.....parmağını emmeye çalışıyor ama pek beceremiyor tek parmağını ağzına sokmayı onun yerine tüm elini yalamaya başlıyor.....sabahları onun bu el emme sesine uyanıyorum....o kadar tatlı oluyor ki.

evde 3 ümüzde önce neresinden başlasak da yesek planları yapıyoruz....dudakları-yanakları-elleri.... "O" en fazla bacaklarındaki boğumları seviyor; "ben" ise ensesini....o koku var ya o koku dayanılmaz oluyor....

koku demişken BEBİŞ im saçları uzun mu uzun....emerken de çok terliyor böylece saçları hemen yağlanıveriyor; 2. gün yıkanmadı mı ekşi ekşi kokuyor :)

haa bir de 1-2 gün biriktirip biriktirip toptan yaptığı kakaları var; ensesinden taşıyor :) çok komik oluyor

kucağa alıştı BEBİŞ im....sadece kucak olsa o da iiii...hem kucakta olacak hem de evi turalayacak....sabit durmayı hiç sevmio....sırtının yere gelmesini de....

daha ilk haftalarında öğretti bana büyük konuşmamak gerektiğini...."emziririm yatağaına koyarım uyur" diyordu büyük disiplin abidesi bendeniz ama nerdeeeee.....illâ ki kucağımda uyacak....hatta tam dalmada yatağa koyarsam 2-3 kere yatak-kucak arası git gel yapmamız gerekiyor....

bir an önce havalar düzelsin diye bekliyoruz; alalım BEBİŞ imizi de yürüyüşlere çıkalım diye.....

bazı bazı hala inanamıyorum....bakıyorum kucağımda "bu benim mi?" diyorum...şükürler olsun onu verene... "O" da öyle diyor "bunu biz mi yaptık?"...."iyi ki yaptık" diye.....hatta geç bile kaldığını düşünüyor heheheheee

emzirirken buraya yazmak için neler neler geliyor ama ben bilgisayarı açıncaya kadar unutuyorum...onun için şimdilik burada keseceğim....BEBİŞ de mızmızlanıyor; uyutmaya çalışacağım.

daha kısa aralıklarla görüşmek üzere......